“SHIPWRECKED”: FEBVRE, BİR ADA VE ÖZEL BİR MOTOCROSS FİLMİ

Photo by Actiongraphers | www.actiongraphers.com

Küçük sahil ve uzaklardaki dik beyaz kayalıklar, kaptanın istediğinden daha hızlı bir şekilde yaklaşıyordu. Yük gemisi, MV Panagiotis, 1980 yılının kasvetli bir Ekim akşamında kabarmış denizin ve iki tarafına çarpan dev dalgaların arasında sıkışmış, sağa sola sallanıyor ve yalpalıyordu. Mürettebat, ambar kapaklarını kapamış, gemiyi fırtınaya hazırlamıştı; ancak gemiyi kontrol altında tutamıyorlardı. Sürüklendiler ve gemi aniden sarsıcı bir sona mahkum oldu.

Otuz yedi yıl önce, kaçakçılık işleri ve başkaldırı efsaneleri ve hikayeleriyle anılan MV Panagiotis’in bu son yolculuğu, dünyanın “resmedilmeye değer” en güzel enkazlarından birini arkasında bırakarak sona erdi. “Navagio” (anlamı: gemi batığı) sahiline yalnızca denizden ulaşılabiliyor. Güzelliğin, pas ve kirin motor teknolojisinin gölgesinde bir araya geldiği bu olağan üstü gemi enkazı yapım ekibini özellikle bu lokasyonu kullanmaya yöneltti. Akıllarındaki düşünce, 2015 MXGP FIM Motocross Dünya Şampiyonası ve Monster Energy Yamaha Factory sürücüsü Romain Febvre’nin Panagiotis çevresindeki kumsalı tozu dumana katmasıydı.

23 kişiden oluşan bir ekip, adanın diğer tarafından gerekli olan tüm teçhizatı taşıyarak Navagio’da bir tesis ve bir “pist” inşa etmeye başladı. İnşaat oldukça büyüktü; yirmi ton kumun taşınması ve bin saatten fazla çalışma yapılması gerekti. Ardından projeye 25 yaşındaki Febvre dahil olup çekim tarihi Kasım olarak ayarlandığında, sanki Panagiotis tuzağa düşüren o güç, tarihe tekrar ismini yazdırmak için yeniden ortaya çıkmıştı.

“Kayıt” tuşuna basılmasına bir haftadan az bir süre kala hava koşulları değişti. Zakynthos üzerinde bir fırtına toplandı ve Navagio “seti” bir günde yerle bir oldu. Hızlı ve stres dolu bir onarım dönemi başladı: Sahildeki inşaatın neredeyse %60’ının bir günde yeniden yapılması gerekti.

Başka bir sorunun ortaya çıkması da uzun sürmedi. Kasım ayında Navagio’ya doğrudan düşen güneş ışığı çok azdı ve elde edilecek materyalin daha iyi olması için çekimlerin gece vaktine kadar uzatılması gerekti. Işıkları, teçhizatı ve teknik desteği taşımak da başka büyük bir yüktü.

Projenin kalbinde, on dokuz turluk bir Grand Prix sezonundan yeni çıkmış, Motocross of Nations’da bir kilometre taşı olan ve art arda üçüncü başarısını kazanmış Febvre vardı. Yetenekli Fransız, “şimdiye kadar motosiklet kullandığım en tuhaf yer olduğu kesin” diyor ve ekliyor: “Dolambaçlı yollara, güzel lokasyonlara ve Arjantin gibi ülkelere alışığız; ancak bu lokasyon tam da sahilin üzerinde, denize çok yakın ve o ünlü gemi burada karaya oturmuş. Yürüyerek ya da arabayla ulaşamadığınız bir yer burası, motosikletinizi bir gemiye sürüyor ve yola çıkıyorsunuz. Bu yüzden burayı görmek inanılmaz; ancak burada motosiklet sürmek daha da inanılmaz.”

Kariyeri boyunca pek çok filmde ve fotoğraf çekiminde yer almış olan Grand Prix şampiyonu, arazi motosikleti alanında kesinlikle bir “ilk” olacak bu işte o kendine has mavi 461’i ile kamera karşısına geçme şansını memnuniyetle karşıladı. “Bir fabrika takımı sürücüsü olmak, benim için zaten rüya gibi bir şeydi. Bu yüzden bunun gibi fırsatlar bu işin çok iyi bir parçası,” diyor Febvre. “Çılgın fikirleri olan Monster gibi bir sponsora sahip olmak da bu işin ayrı güzel bir yönü… Bu hoşuma gidiyor. Bence böyle şeyler yapan çok fazla insan yok.”

Navagio, çoğu gece, köpüklü dalgaların sesi ve Panagiotis’ten ara sıra gelen o metalik “inilti” veya gıcırtılarla yankılanır. Febvre’nin dört zamanlı motoru, kayalık duvarların çevresinde, bir daha görülmesi muhtemel olmayan bir manzarada uğuldadı. Video ve fotoğraflar, tam anlamıyla “tek seferlik” olan bu deneyimi etkili bir şekilde kayda aldı.

Bunları da beğenebilirsin